Kardeşimle göz göze gelip bir iki saniye düşündükten sonra .Gençliğin
verdiği cesaret ve aklımızın çok ermemesiyle babamızın sunduğu
seçeneklerden ilk ini seçip işletmede ikinci nesil olarak koltuğa
oturuyoruz.Benim 4.yılım ve kardeşimde yeni başladığı iş hayatında ilk
icraatımız arabalarımızı değiştirip 2 adet spor araba almak
oluyor.Babasından haftalık alırken birden hesap etmekte zorlanacakları
rakamları görmek kar-zarar nedir ? maliyet nedir ? Ticaret nedir ?
bilmeyen bize ,kısa sürede Holding olucaz ,şunu yapıcaz bunu yapıcaz
demeyle pazarlama müdürlerine BMW almayla başarılı olunmayacağını acı
şekilde öğretiyor.Aradan 1 yıl geçmeden sıfırı tüketip firmayı çok
sıkıntılı hallere sokuyoruz.
Babamızında sağlığını biraz daha
toplamasıyla fabrikaya akıl almaya çağırıyoruz.Yaşananları anlattıktan
sonra gel firmanın başına geç yol göster desekte kabul etmiyor.Bize
verdiği nasihatsa düşünün taşının nasıl bir çözüm buluyorsanız bana
bildirin diyor.Konuştuğumuz seçeneklerin bir çoğuda babamın yıllarca
gece 2 lere kadar çalışarak tırnaklarıyla kazıyarak edindiği malları
mülkleri satıp savmak ve borcu kapatmak.Yaptığımız borç o kadar ciddi
rakamlara çıkıyor ki ne yazık ki herşeyi satıp savsak anca yaptığımız
hatayı temizleyebiliyoruz.
İki kardeş ve yeni ortak başbaşa
kalıp ilk ciddi ticaret sınavımızı veriyoruz.Babamızın nasıl diyorsanız
öyle yapalım elimizde birşey kalmayıp gidip bir yerde çalışacaksak
çalışırız ama kararı siz verip uygulayacaksınız sözü bizi hepten köşeye
sıkıştırıyor. Şimdi düşünüyorumda o gün ben babamın yerinde olsam ve
oğlum bütün hayatın boyunca kazandıklarını kaybediyoruz dese ,sen bak
karar ver satıcaksan sat yada nasıl çözüceksen çözmü derim yoksa ,kaybol
gözüm görmesinmi deyip işleri toparlamayamı çalışırım.
Nedenini bilmem ama babam o gün doğru bir karar verdi,Çok riskli ama
doğru bir karar.Oturduk iki kardeş bir program yaptık ,aylık karımız ne
kadar ,ne kadar borç ödeyebiliriz.Maliyetleri nasıl kısarız ,satışları
nasıl karlı hale getirir ve arttırırız gibi bir sürü şeyi
tartıştık.Uzun bir planlamadan sonra gece gündüz demeden borcu kapatmak
için çalışma kararı aldık.( O tarih üniversiteye ara verdiğim zaman
oldu.Yıllar sonra tekrar Rahşan affıyla girip üniversiteyi
bitirebilmiştim.)
Ertesi gün bütün alacaklıları teker teker
topladık.Herkese durumu anlatıp borçlarını dövize cevirip
sabitlediğimizi ticarete devam edeceğimizi ,bundan sonra vadeli işlem
yapmayacağımızı söyledik.Çok iyi hatırlıyorum ,alacaklılardan bir
tanesi ki alacağı 87.500 $ tutuyordu. Nasıl yani dedi .. Uzun uzun
anlattıktan sonra ,hepsi bize inandı ,güvendi tamam dedi.Babamın
yıllardır dürüst esnaflığı ,firmanın yüklü alımları ve bundan sonra
nakit çalışacak olmamız ve en önemliside Allah ın yardımıyla herşey
planladığımız gibi gitti.
Tabi bu süreç çok çok zorlayıcı bir
süreçti.Fabrikayı çift vardiyaya çıkarmıştık ,bir hafta ben bir hafta
kardeşim fabrikada yatıyordu.Dayak yemeden kavga etmeyi öğrenemezsin
sözünün anlamını anlamış ve ticarette çok önemli dersler almıştır.